Yani artık ben, hangi sözcüklerle neyi, nasıl ifade edeceğimi gerçekten bilmiyorum!
Hem de hiç…
Nereden başlasam da bilmiyorum…
Mesela şu elektrik faturalarındaki zulmün niteliğine ve de niceliğine bakar mısınız?
Allah, Muhammed aşkına Batman’ın yoksul mahallelerine yazılan şu devasa faturalar nedir?
Neyin nesidir?
Vicdanınız kuruyup, kül olsun be hey zalimler!
Şu ekmeği olmayan, çalışmayan ücra mahallelerdeki yoksul insanlara minimum 500-600’lük faturalar yazarak firavunlardan bile daha zalim olduğunuzu kime ispatlamaya çalışıyorsunuz?
Allah’ın sabrını mı zorluyorsunuz, be hey vicdanları kuruyasıcılar!
O insanlar, faturalarından bahsederken gözyaşlarını tutamıyorlar…!
O yaşlarda ve yaslarda boğulmaktan korkmaz mısınız hiç?
Demek ki siz korkmazsınız ama Allah büyüktür!
Sizden bahsederken kendimizi yel değirmenleriyle muhatap olan Don Kişot kadar uçarı görüyoruz ya neyse, yine de neyse!
Alma mazlumun ahını çıkar aheste aheste..!
Batman’da bazı kurumlar var ki sanki küflenmiş dinozorlar çöplüğü..!!!
Ne iş yapıyor, ne gidiyorlar ne de yüzlerinde meymenet var…
Ama onları artık açık açık konuşup gerekirse direk isim vermenin de çoktan zamanı geldi hatta geçiyor bile!
Hele hele bazı güya şefler var ki müdürlere rahmet okutur!
Babalarının çiftliği olsa inanın böyle ağalık yapamazlar!
Kendilerini memur değil de başka şeyler sanıyorlar!
Kimse kusura bakmasın ama bunların ne tiplerinde ne de karakterlerinde meymenetin habbesi yok.
Öyle şeyler yaşanıyor öyle şeyler oluyor ki bu kimsesiz, sahipsiz şehirde…
Vallahi de Billahi de mide kaldırmaz!
Bazı siyasi partilerin kapalı kapılarında konuşulanlar…
Yaşananlar….
Karşılıklı ithamlar…
Midemiz kalkıyor midemiz!
Lakin şaşırıyor muyuz?
Hayır..!
İnsanlıktan çıkmış bazı zatların artık kesinlikle ne vicdanla ne merhametle hele hele şerefin kırıntısıyla da alakası yok!
Kimse kusura bakmasın ama öyle!
İşte onlar…!!!
İlla ki de kusura bakmak istiyorlarsa da…
Önce bir zahmet aynaya baksınlar…!!!