Uzman Eğitimci Yılmaz Gündüz, günümüzde çocuklar ve gençler arasında hızla artan ekran bağımlılığına dikkat çekerek, “Sosyal medyanın, ekranların yetiştirdiği bir nesille karşı karşıyayız” ifadesini kullandı.
Ekran bağımlılığının gelecekteki toplumsal etkilerine dair endişelerini dile getiren Gündüz, bu sorunun günümüzün en büyük sağlık meselelerinden biri olduğunu vurguladı.
Batman Eğitim-Bir-Sen Eğitim Sosyal İşlerden Sorumlu Başkan Yardımcısı olan Gündüz, özellikle gençler arasında hızla yayılan bu bağımlılığın, eğitim ve sosyal ilişkiler üzerinde olumsuz etkilerinin yanı sıra psikolojik ve fiziksel sağlıkta kalıcı hasarlara yol açabileceğini belirtti. Ekran bağımlılığının önüne geçilmesi için aileler ve eğitimcilerin sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini ifade etti.
“Sıkça Şikayetler Var”
Gündüz, ekran bağımlılığının çağımızın hastalığı olarak değerlendirildiğini belirterek, “Televizyon, tablet ve cep telefonları gibi teknolojik aletlerin aşırı kullanımı, ekran bağımlılığının bir göstergesidir. Anne babalardan sıkça duyduğumuz şikayetler arasında ‘çocuğumu dışarı çıkaramıyorum, bizimle oturup konuşmuyor, derslerindeki başarısı düştü’ gibi ifadeler yer alıyor.” dedi.
“En Büyük Sorumluluk Anne ve Babalara Düşüyor”
Gündüz, çocukların saatlerce ekran başında kalması, anne-baba ile iletişim kuramaması ve okuldaki başarısında düşüşler yaşaması durumunda önlem alınması gerektiğini belirtti. Ancak, pek çok anne babanın alışveriş ya da misafirliğe giderken çocuklarına telefon vermesi nedeniyle en büyük sorumluluğun onlara düştüğünü vurguladı. “Eğer çocuklarımızı ekranlara emanet edersek, kendi değerlerimiz yerine ekranların yetiştirdiği nesillere ebeveynlik yapmak zorunda kalacağız.” diye ekledi.
“Ekran Bağımlılığını Küçümsememeliyiz”
Gündüz, ekran bağımlılığı nedeniyle çocuklarda ortaya çıkan olumsuz sonuçlara dikkat çekerek, “Ekran bağımlısı olan çocuklar, eğitimde yetersizlik, yorgunluk ve depresif ruh halleri gibi sorunlar yaşayabiliyor. Bu durum, özellikle 6-15 yaş arasındaki çocuklarda son derece olumsuz davranışların gelişmesine neden oluyor. Aileler, çocuklarını dışarı çıkarmakta zorlanıyor; bu çocuklar, sanat dünyasıyla gerçek dünyayı bile ayırt edemez hale geliyor.” dedi.
Ekran bağımlılığının psikolojik etkilerinin olumsuz olduğunu vurgulayan Gündüz, ailelerin bu etkileri en aza indirmek için büyük bir rol üstlendiğini belirtti.
“Çocuklarımızı Ekran Bağımlılığından Korumak İçin Önce Kendimizden Başlamalıyız”
Gündüz, ebeveynlere yönelik önerilerde bulunarak, “Kendini ifade edemeyen yeni bir nesil ortaya çıkıyor. Anne babalar, çocuklarını ekran bağımlılığından korumaya çalışırken önce kendilerinden başlamalı. Çocuklara alternatif ortamlar sunmalı ve onlara örnek olmalıyız. Telefon, televizyon ve tablet kullanımını sınırlamak gerekiyor. Ayrıca, çocuklara vakit ayırmalı ve alternatif etkinlikler sunmalıyız.” dedi.
“Çocuklar Anne ve Babalarına Yabancılaşıyor”
Son olarak, 5-15 yaş arasındaki çocukların video izleme alışkanlıklarının arttığını, 15-18 yaş grubundaki gençlerin sosyal medyaya daha fazla zaman ayırdığını belirten Gündüz, “Önceki dönemlerde aileleriyle geçirdiği zaman yüzde 70-80 iken, şimdi sosyal medyada geçirdiği zaman aynı oranda. Çocuklar, anne ve babalarına yabancı hale geliyor. Bu nedenle, anne, baba ve eğitimcilerin çocukları ekranların zararlı etkilerinden korumak için çaba göstermesi gerekiyor.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İLKHA